Kanser Bilgileri

Kanser, Cancer, Kanser Bilgileri, Kanser Nedir, Kanser Nasıl Oluşur, Tümör, Neoplazi, Kanser Taraması, Meme Kanseri, Akciğer Kanseri, Kolon Kanseri, CA, Beyin Tümörü, Grade, Kanser Evrelendirmesi, Kanser Tedavisi, Kemoterapi, Radyoterapi, Işın tedavisi, Sigara, Radyasyon, Onkoloji, Lösemi, Kan Kanseri, Kitle, Lipom, Sarkom, Adenom, Karsinom, Miyom, Myom, Leiomyom, Metastaz, Pankreas Kanseri, Bitkisel Tedaviler, Bitkisel Kanser Tedavisi, Carctol, Kist, Over Kisti, Doğal Tedaviler

25 Aralık 2006

Kanserli Hastaların Beslenmesi

Hastalıkta enerji ve protein gereksinimi

Beslenme ile kanserin yakın ilişkisi olduğu biliniyor.Kanserli hastalar kilo kaybeder.Kilo kaybeden hastaların günlük enerji ve protein alımları normalin altına düşer.Protein alımı ile de total vücut potasyumunun,total vücut suyu ile ilişkili olduğu saptanmıştır.Vücut ağırlık kaybının yağ,su,yağsız vücut kütlesi ,azot ve potasyumu yansıttığı bilinmektedir.

Kanserli hastaların %50’sinde tat duygusunun değiştiği bilinmektedir.Bu hastaların en az %40 ‘ının bir besin maddesinden nefret ettiği de görülmüştür.

Yapılan araştırmalarda yüksek protein içeren gıdaların;et,balık,tavuk vs.hastalar tarafından istenmediği bilinmektedir.Bunların yerine yumurta ve peynir tercih edilmektedir.Yüksek kalorili gıdalarda tatlılar gibi az sevilenler arasındadır.

Çeşitli araştırmalar tümör büyümesinde yalnız başına karbonhidrattan gelen enerjinin ,konakçının beslenme durumunu etkilemediğini göstermiştir.Yalnız başına aminoasitler içinde aynı şey gözlenmiştir.

Vitamin ve minerallerin tedavide kullanılmaları

* A vitamini
Günümüzde ratinol ve analogları çeşitli kanserlerin önlenmesinde ve tedavisinde kullanılmalıdır.Değinmek istenilen diyetle alınan vitamindir.Sigaranın akciğer kanseri riskini arttırdığı bilinmektedir.Hastalık riskinin süt ve havuç tüketenlerde azaldığı ileri sürülmektedir.

* C vitamini
Kemik metastazlı hastalara yüksek dozda c vitamini verilmesiyle kemik ağrılarının azaltılacağı görüşü savunulmaktadır.Ağrıların azalmasının c vitamininin tirozin metabolizmasındaki etkinliğinden dolayı olabileceği düşünülüyor.

* Folik asit
Oral kontraseptik alan kadınlarda 3 ay süre ile günde 10 mg folik asit verilmesi servikal kanserin riskini düşürdüğü sanılmaktadır.Bazı tümörlerde folat kullanımının arttığı bilinmekte ve bu durum vitaminin pürin ve primidin sentezindeki önemli rolüne bağlanmaktadır.Tümörlü dokudaki büyüme normalden fazla olduğu için yetersizliğin büyümeyi geciktirebileceği düşünülmüştür.

* B 12 vitamini
Folat yetersizliğinin tümör üzerinde yaptığı etki gibi B 12 vitamini analoglarının da tedavide kullanılabilecekleri düşünülmüştür.Akut B 12 vitamini yetersizliği vitamin analogları kullanılarak oluşturulmuş ve antineoplastik sonuç vermiştir.

* Tiamin
Kanserli hastalarda tiamin yetersizliği riski olduğunu ve bunun sitotosik ilaçlarla daha da arttığı bilinmektedir.Bazı ilaçlarla birlikte vitamin verilmesi hastaların tedaviye cevabını arttırmakta ve kendilerini iyi hissetmelerine neden olmaktadır.Örneğin 5-fluorouracil gibi.

* Mineraller
Vitaminler gibi minerallerinde kullanımları halen tartışma halindedir.Bazılarının verilmesi olumlu etki yaparken , bazıları ise tümör gelişimini hızlandırmaktadır.Çinko bu minerallerdendir.Çinko yetersizliği olan çeşitli kanserli hastalara operasyondan sonra mineralin verilmesi sağlık durumunda olumlu etki yapmıştır.

Genel diyet ilkeleri ve özel beslenme yolları

1- Ağızdan alma
* Yumuşak ve sulu besinler* Az artık bırakan besinler* Temel diyete bağlı bazı ekler* Kimyasal olarak formüle edilmiş diyetler

2-Özel beslenme
* Tüp beslenme* Total paranteral beslenme* Hiperalimentasyon

Oral Seks ve Ağız Kanseri

Oral seks, ağız tümörlerine yol açabiliyor. Son yapılan bir araştırmaya göre insan papilom (meme başı gibi çıkıntılar yapan selim tümörler) virüsü ağız kanserine yol açabiliyor. Bilim adamları uzun süredir papilom virüsünün ağız kanserine neden olduğundan kuşkulanıyordu. İyi haber bu riskin çok küçük olması. Ağız tümörü her yıl 10.000 kişiden birinde görülüyor. Ve bu vakaların pek çoğu sigara ve içkiye bağlı olarak ortaya çıkıyor.
İnsan papilom virüsü (HPV) cinsel yolla geçen virüslerin en yaygını. Bu virüsün servikal kansere (rahim boynu kanseri) yol açtığı biliniyor. Bazı araştırmalar bu virüsün ayrıca ağız ve anal kanserlerine de neden olabileceğine işaret ediyor.
Fransa, Lyon’daki Uluslararası Kanser Araştırmaları Kurumu’nda çalışan bilim adamları ağız kanserine yakalanmış l670 deneği, l732 sağlıklı denekle karşılaştırdı. Hastalar Avrupa, Kanada, Avustralya, Küba ve Sudan’da yaşıyordu. Servikal kanserlerde görülen HPV-l6 olarak bilinen virüs, ağız kanserlerinde de tespit edildi.
HPV-16 virüsü taşıyan ağız kanserli hastaların arasında oral seks yaptığını açıklayanların sayısı, tümörlerinde HPV-16 virüsü bulunmayan hastalara oranla 3 misliydi. Virüsün kanserlere nasıl yol açtığı konusunda kadın ve erkekler arasında bir fark saptanmadı.
Söz konusu araştırmanın sonuçları “Journal of the National Cancer Institute” isimli bilim dergisinin aralık sayısında yayınlandı.. Bu sonuçlar HPV ile ağız kanseri arasındaki ilişkiyi kesinleştirdi.
Jenital (cinsel organ) HPV enfeksiyonu çok yaygındır. ABD’deki 25 yaşındaki kadınların yaklaşık üçte birinde bu virüs mevcuttur. Bu enfeksiyonların yalnızca yüzde 10′u kansere yol açan türdendir. Bu virüsü taşıyan kadınların yüzde 95′i bu enfeksiyondan bir yıl içinde kurtulur. Ancak bu bile niçin bu kadar az sayıda insanda kanserin geliştiğini açıklayamıyor.
Bu son bulgular ağız kanseri tedavisini de kolaylaştıracak. Dolayısıyla virüs kaynaklı ağız kanserli hastalara antiviral ilaçlar vermek iyileşme olasılığını artırabilir. Bu arada önlem olarak aşı üzerinde çalışmalar yapılıyor. Aşıların ağız enfeksiyonunun yanı sıra jenital enfeksiyonlara da iyi geleceği umut

Kanser tedavisi

4 tür tedavi kullanılmaktadır:

1.Cerrahi (kanseri alıp çıkartmak)

2.Radyasyon (ışın) tedavisi (yüksek-doz x-ışınları veya diğer yüksek-enerjili ışınlar kullanarak kanser hücrelerinin öldürülmesi): Radyasyon tedavisinde kanser hücrelerini öldürmek ve tümörü küçültmek için x-ışınları veya diğer yüksek-enerjili ışınlar kullanılır

3.Kemoterapi (kanser hücrelerini öldürmek üzere ilaçlar kullanılması): Kemoterapi haplar şeklinde ağız yoluyla ya da iğne aracılığıyla damar veya kaslara verilerek uygulanabilir. Kemoterapi sistemik bir tedavidir, çünkü verilen ilaç kan dolaşımına girerek tüm vücudu dolaşır ve hedef organlardaki kanser hücreleri dışında vücuttaki tüm kanser hücrelerini ya da sağlıklı hücreleri öldürebilir.

4.Alternatif Tıp (Bağışıklık sistemini güçlendirerek, kendi kendini iyileştirmesine fırsat tanımak)

Kalın bağırsak kanseri

Kalın bağırsak kanseri veya kolorektal kanser kalın bağırsak, rektum ve apandiste görülen kanserli büyümeleri kapsar. Batı dünyasında en sık rastlana üçüncü kanser tipi ve olüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar.
Kalın bağırsak kanseri her yaşta görülmesine karşın, hastaların % 90'ından fazlası, kırk yaş ve üzerindedir. Bu yaştan itibaren her on yılda risk yaklaşık iki katına çıkar. Ailesinde kalın bağırsak kanseri veya kalın bağırsak polipi bulunanlar ve ülseratif kolit hastalığı olanlarda risk artar.
Polipler ve kanserin erken aşamaları, genellikle belirti vermezler. Bu yüzden kırk yaşından itibaren mutlaka, rektal muayene, sigmoidoskopi ve dışkıda gizli kan testi yapılmalıdır.
Rektal muayene, yani makattan parmakla yapılan muayene ile kalın bağırsak poliplerinin en az % 80'ine tanı konulabilir. Sigmoidoskopi uygulamasında, özel alet ile makattan rektum bölgesine girilir ve ışık kaynağı yardımıyla bölge ayrıntılı olarak incelenir. Dışkıda gizli kan testi, belirti vermeyen ve sinsice kanama yapan poliplerin tanınmasında kullanılır.
Erken dönemde tanı koyulan kanserlerde iyileşme oranı % 80-90 arasındadır. Selim tabiatlı poliplerin, yani et parçalarının zamanla kanserleşmesiyle oluşan kalınbağırsak kanserinin önlenmesi için, poliplerin kanserleşmeden tanınması ve cerrahi yöntemlerle çıkarılması gerekmektedir.

Kalın bağırsak kanserinin sık görülen belirtileri :

*Makattan gelen kanama ve dışkılama alışkanlıklarının değişmesi (kabızlık veya ishal)
*Karın ağrısı
*Karında kitle
*Kilo kaybı

Akciğer Kanseri

Tüm dünyada erkeklerde en sık görülen kanserdir. Tüm kanserlerin %16'sı, tüm kanser ölümlerinin %28'i ( erkeklerde %35, kadınlarda %19 akciğer kanseri nedeniyledir.

Trakea , bronşlar, bronşioller gibi alt solunum yolları veya akciğer parankiminden gelişen tümörler için Akciğer Kanserleri terimi kullanılır.

En sık 50- 70 yaşlar ( %5'i 40 yaş altında ) arasında görülür.Asemptomatik yani belirtisi yok olabilir.

Akciğer kanserinde genellikle görülen belirti ve bulgular:

*Öksürük
*Nefes darlığı ve nefes almada zorlanma
*Kanlı balgam çıkarma ve kan tükürme
*Egzersiz yapmada zorlanma
*Göğüs ağrısıSes Kısıklığı
*Kol ve Omuz Ağrısı
*Yutarken zorlanma ve takıntı hissi
*Kemik ağrısı
*Anemi yani kansızlık
*Düzensiz kalp atımları
*Lenfadenopati
*Başağrısı
*Sarılık
*Cilt ve Ciltaltı Nodülleri
*İştahsızlık, halsizlik ve kilo kaybı
*Hırıltılı solunum
*Sık tekrarlayan zatüreler
*Yutma güçlüğü
*Yüzde dolgunluk ve kızarma
*Göğüs kafesi içinde lenf sıvısı birikimi
*Ateş
*Çarpıntı ve senkop (bayılma)
*Omuz ve kol ağrısı
*Göz kapağında düşme, gözün içine çökmesi vb.

Akciğer Kanseri'nin nedenleri:

*En çok aşağıdaki etmenler suçlanmaktadır:
*Sigara (% 90 dan daha fazla)
*Radon ( nedenlerin % 15 i olarak gösterilmektedir.)
Radondan korunmanın en etkili yolu ahşap evlerde yaşamaktır.
*Asbest
Asbest elyaflı çatılar ( atermit , eternit vs) dan akan suların sızabileceği yerlerden korununuz. *Bazı belediyeler asbetli çimento içme suyu boruları kullanabilmektedir.
*Kronik İntertisyel PnömonitisHalojen eterler (klorometileter)
*Inorganik arsenik
*Radyoizotoplar
*Hava kirliliği
*Ağır metaller
*Krom
*Nikel
*Mustard gazı
*Vitamin A ve E eksikliği

Risk faktörleri :

*Sigara
*Hava kirliliği
*Radyasyon yerini almaktadır.

Erkeklerde meme kanseri riski varmıdır?


Meme kanseri sadece kadınlara özgü bir rahatsızlık değil, birçok erkek de meme kanseri riski altında.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Patoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Tülay Canda, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genellikle kadınlarda görülen meme kanserinin erkeklerde de ortaya çıkabildiğini söyledi.Tüm meme kanserlerinin binde 2'sini oluşturan erkek meme kanserlerinin belirti ve tedavilerinin kadın meme kanseri ile aynı olduğunu ifade eden Canda, şöyle devam etti:
“Meme kanseri sadece kadınlara özgü bir rahatsızlık değildir. Nadiren de olsa erkeklerde görülür. Erkeklerde ele gelen kitle, kızarıklık ve akıntı gibi belirtilerle ortaya çıkar. Onlarda da tanı geciktiğinde göğüs alınır. Erklerde kadınlarınkinden farklı olarak meme dokusu olmadığı için tümör kadınlarınkinden çok daha hızlı yayılır.”Ailesinde meme kanseri bulunan erkeklerin kadınlar gibi dikkatli olması gerektiğini belirten Canda, “Meme kanserinin yüzde 10 genetik yönü vardır. Erkek meme kanseri olanların yüzde 30 oranında ailelerinde kadın meme kanseri olmuş biri vardır. Bunun için ailesinde kanser olan erkeklerin daha dikkatli olması ve belli bir yaştan sonra meme kontrolü yaptırması gereklidir” dedi.
Meme kanseri riskine karşı erkeklerin de banyoda, kadınlar gibi kendi kendilerine kontrol yapması gerektiğini ifade eden Canda, “Bu sadece kadınlara özgü bir hastalık değil. Erkeklerde bu rahatsızlığa yakalanabilme olasılığına karşı kendi kendilerine göğüslerini kontrol etsin. Çünkü bu rahatsızlık erkeklerde geç fark edildiği için daha kötü sonuçlara neden oluyor” diye konuştu.

Meme kanseri

Meme kanseri kadınlarda sık görülen, öldürücü bir kanser türüdür.
Her 8 kadından birinin hayatının belirli bir zamanında meme kanserine yakalanacağı bildirilmektedir. Her kadının hayatı boyunca meme kanserine yakalanma riski vardır.Kadın yaşlandıkça, riski daha da artar. Meme kanseri, yayılmadan önce, erken tesbit edilirse,hasta %96 yaşam şansına sahiptir. Her yıl 44000'de bir kadın meme kanserinden ölmektedir.
Meme kanserine karşı en iyi koruyucu yöntem erken teşhisdir.
Meme kanserinin birçok tipi vardır. En sık rastlanan duktal karsinoma, memenin süt kanallarında başlar. Meme kanseri memenin dışına yayıldığında koltuk altındaki lenfatik nodüller en sık görülen yayılım yerleridir. Kanser hücreleri memenin diğer Lenf Nodlarına, Kemiğe, Karaciğer ve Akciğere yayılabilir. Her kadın meme kanseri gelişme riskine sahiptir. Gerçekte meme kanseri gelişen kadınların çoğunda risk faktörleri belli değildir.

Meme kanseri riskini arttıran faktörler:

*50 yaş üzerindeyseniz
*Yakın akrabalardan biri meme kanseriyse, (anne veya kızkardeş meme kanseri ise, 2-3 misli daha fazla)
*Daha önceden diğer memenizde kanser tespit edilmişse
*Adet görmeye 12 yaşından önce başlamış iseniz
*Hiç gebe kalmamışsanız
*Adet görmeniz 50 yaşından sonra da devam ediyor ise

Araştırmalar, meme hücreleri içerisinde, meme kanser riskini artıran bazı genler olduğunu göstermektedirler. Genetik değişiklikler, aileden (herediter) olabilir veya hayat boyu gelişebilirler. Meme kanseri genellikle tek bir hücrede başlar. Günümüzde meme kanserinin nedeni ve nasıl gelişim göstereceği tam olarak bilinmemektedir.

Meme kanseri kompleks bir hastalıktır. Her vaka birbirinin aynısı değildir. Meme kanserinin içinde bulunduğu evreye "stage" denir. Gerçek stage'in bilinmesi, doktorun tedavi planını yapmasını sağlayacaktır.

*Hayatınızda meme kanserine sebep olacak herhangi bir yanlış yapmamış olsanızda başınıza bu hastalık gelebilir.
*Meme kanseri bulaşıcı değildir, başka bir hastadan size bulaşmaz.
*Meme kanseri, stresle veya memeye travmayla (darbeyle) meydana gelmez.
*Meme kanseri gelişen çoğu kadının risk faktörü veya ailesinde hastalığa ait bir hikaye yoktur.

Kanserden kurtulmak ne oranda mümkündür?

Tüm kanser türleri birlikte değerlendirildiğinde erişkin kanserlerinde % 60, çocuk kanserlerinde ise % 77 oranında iyileşme mümkündür. Ancak hastalığın cinsi, yaygınlığı, uygulanan tedavi gibi bazı faktörler tedavi şansını doğrudan etkiler.

Kanserin başlıca belirti ve bulguları nelerdir?

Kanserin belirti ve bulguları köken aldığı doku ve organlara göre değişir. Hatta bazen hiç belirti ve bulgu vermeden kontrol muayenelerinde kanser tanısı konulabilir.

Aşağıdaki belirtilere dikkat edin:

1.Dışkılama ve idrar alışkanlıklarında değişiklikler
2.Uzun süren, iyileşmeyen yaralar
3.Beklenmeyen kanama ve akıntılar
4.Meme veya başka organlarda elle hissedilen şişlikler
5.Yutma güçlüğü veya hazımsızlık
6.Siğil ve benlerde belirgin değişiklik
7.Uzun süren ses kısıklığı ve öksürük
8.Göğüs ağrısı
9.Kol ve omuz ağrısı
10.Kemik ağrısı
11.Kilo kaybı, ani zayıflama veya iştahsızlık
12.Başağrısı
13.Sarılık

Bu bulgular her zaman kanser demek değildir. Ancak nedenlerinin belirlenmesi için mutlaka bir doktora başvurulması gerekir. Kanser bulaşıcı bir hastalık olmayıp, erken tanısı ve tedavisi mümkün bir hastalık grubudur.

Olası bir kanseri erken teşhis etmek için yapmanız gerekenler

Kişilerin kendi kendini muayenesi, kontrol muayeneleri ve taramalar ile erken tanı mümkün. Böylece hastalığı daha erken tanı konulabildiğinden tedavi şansı da yükseliyor. Buradan hareketli hiç şikayeti olmayanlar bile düzenli doktor kontrolleri yaptırmaları öneriliyor.
Erken tanı için bazı öneriler:

Meme kanseri: 40 yaş ve üzerindeki kadınlar her ay kendi kendine meme muayenesi yapmalı, yılda bir kez doktor muayenesi ve mamografi yaptırmalı. 20-39 yaşındaki bayanlar ise her ay kendi kendine meme muayenesi yapmalı, 3 yılda bir de mamografi yaptırmalı.

Kalın Bağırsak Kanserleri: 50 yaşından sonra dışkıda gizli kan testi, belirli aralıklarla sigmoidoskopi, kolonoskopi ve bağırsak filmi çekilebilir. (Ayrıntı için doktorunuza danışınız.)

Rahim kanserleri:Cinsel olarak aktif olanlar ve 18 yaşın üzerinde olanlar yılda bir kez PAP testi ve pelvik muayene yaptırmalı. Ardışık üç muayene normalse daha seyrek yapılabilir.

Prostat kanseri: 50 yaş ve üzerindeki erkekler yılda bir kez doktor muayenesi ve PSA (prostat spesifik antijen testi) yaptırmalı.

Şişmanlar 2 kat risk altında


Kadınlar ve erkeklerde görülen kanser vakalarının yüzde 35’inin beslenmeye bağlı olduğuna işaret eden Tuncer, şişman kişilerde, kanser riskinin iki kat daha fazla olduğuna dikkati çekti.

Tuncer, kanserden korunmak için beslenme konusunda şu uyarılarda bulundu:
1.Hayvansal yağ tüketimini azaltın, az yağlı, bol lifli beslenmealışkanlığını benimseyin,
2.Kepek, yulaf gibi liften zengin besinlerin tercih edin,
3.Bol miktarda sebze-meyve tüketin, kırmızı et yerine tavuk, balık veya kuru baklagiller yiyin,
4.Yemekleri kızartma yöntemi yerine haşlayın veya buharda pişirin,
5.Katkılı yiyecekler yerine doğal besinleri tercih edin.

Tuncer, kanserle mücadelede, güvenli su kullanımı, hava kirliliği ve radyasyondan korunmanın da önemli olduğunu kaydetti.

Sigara ve kanser


Sigara kansere bağlı ölümlerin % 30'undan sorumludur.
Akciğer kanserlerinin % 85'i sigaraya bağlıdır.Bir çalışmaya göre pasif sigara içiminin de akciğer kanseri riskini % 25 arttırdığı bulunmuştur.
Günde 1 paket sigara içen kişilerin içmeyenlere oranla 10 kat daha fazla akciğer kanserine yakalanma riski bulunmaktadır.

Akciğer kanserinde artış


Türkiye’de her yıl akciğer kanserinde yüzde 6 oranında artış görüldüğünü belirten Tuncer, son 5 yıldaki akciğer kanseri vaka sayısı incelendiğinde, hasta sayısının yüz binde 62’den yüz binde 83’e çıktığını bildirdi. Tuncer, Türkiye’de diğer hastalıklardan ölümlerin azalması, yaşam süresinin uzaması, sigara tüketimi, yanlış beslenme gibi nedenlerle kansere yakalanma riskinin de arttığını kaydetti. Avrupa ülkelerine oranla Türkiye’de kansere yakalanma yaşının her yıl daha da genç yaşa indiğini ifade eden Tuncer, Türkiye’de, bugüne kadar kansere yakalanmış, kanseri yenmiş veya tedavisi devam eden yaklaşık 700 bin hasta bulunduğunun tahmin edildiğini söyledi.

Sigarayı bırakmak kanser riski açısından nekadar önemli?


Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Dairesi Başkanı Murat Tuncer, 1-7 Nisan Kanser Haftası nedeniyle yaptığı açıklamada, kanserin başlıca nedeni olan sigara konusunda vatandaşları uyardı. Dünyada en önemli halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen kanserin, Türkiye’de gerçekleşen ölümlerde, kalp-damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer aldığını belirten Tuncer, Türkiye’de özellikle yoğun sigara tüketiminin yol açtığı kanser vakalarının önemli sağlık sorunu olduğunu vurguladı. Sigaranın akciğer, yemek borusu, boyun, pankreas, mesane, prostat, böbrek, mide ve kan kanserine yol açtığını ifade eden Tuncer, sigaradan dünyada her yıl 4 milyon, Türkiye’de ise 110 bin kişinin öldüğüne dikkati çekti. Sigaraya karşı savaşın kanserlerin yüzde 40’ını yok edeceğini vurgulayan Tuncer, “Kanserle savaş konusunda halkımızdan yardım bekliyoruz. Sigaradan uzak durun, kanser riskini azaltın” dedi. Türkiye’de sigara bırakma oranının çok düşük olduğunu kaydeden Tuncer, sigaraya başlama yaşının Türkiye’de 9-10’lu yaşlara kadar indiğine işaret etti.

24 Aralık 2006

Kanserden nasıl korunabilirsiniz?


  1. Sigara içmeyerek, beslenme alışkanlıklarına ve yaşam tarzına dikkat ederek, güneş ışınlarından korunarak kanserden korunmak mümkün.
  2. Sigara ve tütün kullanımından kaçınmak: Sigara ve tütün ürünlerinin akciğer kanseri, ağız, yutak (farinks), soluk borusu (larinks), yemek borusu, pankreas, rahim ağzı (serviks), böbrek ve idrar torbası (mesane) kanserlerine yol açtığı kesin olarak biliniyor. Bu nedenle sigarayı içmeyerek bu kanserlerdenkorunubilirsiniz. Sadece sigara içenler değil, pasif sigara içicileri de bu hastalıklara karşı risk altında bulunur.
  3. Beslenme ve diyet: Bitkisel kaynaklı besinlerin fazla tüketilmesi, özellikle hayvansal kaynaklı yüksek yağlı gıdaların sınırlandırılması, bitkisel yağların tercih edilmesi, fiziksel olarak aktif olup, egzersiz yapılması ve ideal ağırlığın korunması, alkol tüketiminin sınırlandırılması kanserden korunmada etkin rol oynuyor.
  4. Güneş ışınlarından korunma: Bazal ve skuamöz hücreli deri kanserleri güneş ışınlarına maruz kalma sonucunda ortaya çıkıyor. Bu nedenle güneş ışınından korunulması ile bu kanserlerin gelişimi engellenebilir.

Kanserden korunmak mümkün mü?

Sigara ve alkol kullanımı ile gelişen kanserlerin önlenmesi mümkün. Bu maddelerin kullanılmaması ile tam koruma mümkün olur. Ayrıca güneş ışınlarından korunma ile deri kanserinden çok yüksek oranlarda korunmam mümkün. Kanserden korunmada beslenmenin de rolü büyük.

Kanser ne sıklıkla görülen bir hastalıktır?

Erişkinlerde her yıl 100 bin nüfus için 150-300 kişi kansere yakalanır. Ülkemizde her yıl 150 bin kişinin kansere yakalandığı tahmin edilir.

İyi huylu ve kötü huylu tümör ne demektir?

İyi huylu tümörler kanser değildir. Başka bölgelere yayılmazlar. Tamamen çıkartıldığı zaman genellikle tekrarlamazlar. Kötü huylu tümörler ya da kanser ise komşu organ ve dokulara yayıldığı gibi, lenf ve kan yoluyla uzak organlara da yayılır. Uzak organlardaki yayılımına metastaz (yayılma) denir.

Kanser hangi organlarda görülür?

Kanserlerin organlar içinde Akciğer, deri, dil, dudak, gırtlak, mide, kalınbağırsak, kan, mesane, meme, ve prostatta daha fazla görüldüğü söylenebilir.

Kadınlarda en çok meme, rahim ve kalın barsak kanseri; erkeklerde ise en çok akciğer, prostat, mide ve kalınbarsak kanserleri görülmektedir. Akciğer kanseri büyük ölçüde sigara kullanımı ile ilişkilidir.

Kanserin görüldüğü yerler aşağıda gösterildiği şekilde de yüzdelenebilir:
Beyin ve omurilik %1
*Cilt %10
*Genital bölgeler : erkeklerde %10, kadınlarda % 6
*Meme %14
*Sindirim sistemi %25
*Solunum yolları, erkeklerde %2, kadınlarda %3
*Karaciğer ve safra kesesi %3
*Diğer organlar %8

Kanserin sebebi nedir?

Çevresel ve içsel nedenler olarak ikiye ayrılabilir. Çevresel nedenler (kimyasal, radyasyon, viruslar gibi) ve içsel nedenler (hormonal, bağışıklık bozuklukları, kalıtsal mutasyonlar ve diğer genetik nedenler gibi) birlikte veya ardışık olarak hücreleri etkileyerek uzun yıllar içinde kansere yol açabilirler.

Kanser nedir?


Kanser, günümüzün en önemli sağlık sorunlarından birisi. Sık görülmesi ve öldürücülüğünün yüksek olması nedeniyle de bir halk sağlığı sorunu.
Kanser anormal hücrelerin kontrolsüz çoğalması ve yayılması ile karakterize bir grup hastalıktır. Tedavi edilmediği zaman ölümle sonuçlanır

Video izle rüya tabirleri sohbet Nokta Oyun Pagerank Checher Vidyo Seyret Doktorlar Dizisi Merve Sevi Yasemin Ergene BebegŸim Dizisi Macolar Dizisi Kanser Bilgileri Kurtlar Vadisi Terör Foto Duzenle! Kurtlar Vadisi Barbie Oyunları Turkey Web Portal