Kanser Bilgileri

Kanser, Cancer, Kanser Bilgileri, Kanser Nedir, Kanser Nasıl Oluşur, Tümör, Neoplazi, Kanser Taraması, Meme Kanseri, Akciğer Kanseri, Kolon Kanseri, CA, Beyin Tümörü, Grade, Kanser Evrelendirmesi, Kanser Tedavisi, Kemoterapi, Radyoterapi, Işın tedavisi, Sigara, Radyasyon, Onkoloji, Lösemi, Kan Kanseri, Kitle, Lipom, Sarkom, Adenom, Karsinom, Miyom, Myom, Leiomyom, Metastaz, Pankreas Kanseri, Bitkisel Tedaviler, Bitkisel Kanser Tedavisi, Carctol, Kist, Over Kisti, Doğal Tedaviler

20 Mart 2007

Kanser Her Vücutta Bulunur

Kanser Her Vücutta Bulunur... Lütfen benim başıma gelmez demeyin kanserli hastalara yardım edelim...

25 Aralık 2006

Kanserli Hastaların Beslenmesi

Hastalıkta enerji ve protein gereksinimi

Beslenme ile kanserin yakın ilişkisi olduğu biliniyor.Kanserli hastalar kilo kaybeder.Kilo kaybeden hastaların günlük enerji ve protein alımları normalin altına düşer.Protein alımı ile de total vücut potasyumunun,total vücut suyu ile ilişkili olduğu saptanmıştır.Vücut ağırlık kaybının yağ,su,yağsız vücut kütlesi ,azot ve potasyumu yansıttığı bilinmektedir.

Kanserli hastaların %50’sinde tat duygusunun değiştiği bilinmektedir.Bu hastaların en az %40 ‘ının bir besin maddesinden nefret ettiği de görülmüştür.

Yapılan araştırmalarda yüksek protein içeren gıdaların;et,balık,tavuk vs.hastalar tarafından istenmediği bilinmektedir.Bunların yerine yumurta ve peynir tercih edilmektedir.Yüksek kalorili gıdalarda tatlılar gibi az sevilenler arasındadır.

Çeşitli araştırmalar tümör büyümesinde yalnız başına karbonhidrattan gelen enerjinin ,konakçının beslenme durumunu etkilemediğini göstermiştir.Yalnız başına aminoasitler içinde aynı şey gözlenmiştir.

Vitamin ve minerallerin tedavide kullanılmaları

* A vitamini
Günümüzde ratinol ve analogları çeşitli kanserlerin önlenmesinde ve tedavisinde kullanılmalıdır.Değinmek istenilen diyetle alınan vitamindir.Sigaranın akciğer kanseri riskini arttırdığı bilinmektedir.Hastalık riskinin süt ve havuç tüketenlerde azaldığı ileri sürülmektedir.

* C vitamini
Kemik metastazlı hastalara yüksek dozda c vitamini verilmesiyle kemik ağrılarının azaltılacağı görüşü savunulmaktadır.Ağrıların azalmasının c vitamininin tirozin metabolizmasındaki etkinliğinden dolayı olabileceği düşünülüyor.

* Folik asit
Oral kontraseptik alan kadınlarda 3 ay süre ile günde 10 mg folik asit verilmesi servikal kanserin riskini düşürdüğü sanılmaktadır.Bazı tümörlerde folat kullanımının arttığı bilinmekte ve bu durum vitaminin pürin ve primidin sentezindeki önemli rolüne bağlanmaktadır.Tümörlü dokudaki büyüme normalden fazla olduğu için yetersizliğin büyümeyi geciktirebileceği düşünülmüştür.

* B 12 vitamini
Folat yetersizliğinin tümör üzerinde yaptığı etki gibi B 12 vitamini analoglarının da tedavide kullanılabilecekleri düşünülmüştür.Akut B 12 vitamini yetersizliği vitamin analogları kullanılarak oluşturulmuş ve antineoplastik sonuç vermiştir.

* Tiamin
Kanserli hastalarda tiamin yetersizliği riski olduğunu ve bunun sitotosik ilaçlarla daha da arttığı bilinmektedir.Bazı ilaçlarla birlikte vitamin verilmesi hastaların tedaviye cevabını arttırmakta ve kendilerini iyi hissetmelerine neden olmaktadır.Örneğin 5-fluorouracil gibi.

* Mineraller
Vitaminler gibi minerallerinde kullanımları halen tartışma halindedir.Bazılarının verilmesi olumlu etki yaparken , bazıları ise tümör gelişimini hızlandırmaktadır.Çinko bu minerallerdendir.Çinko yetersizliği olan çeşitli kanserli hastalara operasyondan sonra mineralin verilmesi sağlık durumunda olumlu etki yapmıştır.

Genel diyet ilkeleri ve özel beslenme yolları

1- Ağızdan alma
* Yumuşak ve sulu besinler* Az artık bırakan besinler* Temel diyete bağlı bazı ekler* Kimyasal olarak formüle edilmiş diyetler

2-Özel beslenme
* Tüp beslenme* Total paranteral beslenme* Hiperalimentasyon

Oral Seks ve Ağız Kanseri

Oral seks, ağız tümörlerine yol açabiliyor. Son yapılan bir araştırmaya göre insan papilom (meme başı gibi çıkıntılar yapan selim tümörler) virüsü ağız kanserine yol açabiliyor. Bilim adamları uzun süredir papilom virüsünün ağız kanserine neden olduğundan kuşkulanıyordu. İyi haber bu riskin çok küçük olması. Ağız tümörü her yıl 10.000 kişiden birinde görülüyor. Ve bu vakaların pek çoğu sigara ve içkiye bağlı olarak ortaya çıkıyor.
İnsan papilom virüsü (HPV) cinsel yolla geçen virüslerin en yaygını. Bu virüsün servikal kansere (rahim boynu kanseri) yol açtığı biliniyor. Bazı araştırmalar bu virüsün ayrıca ağız ve anal kanserlerine de neden olabileceğine işaret ediyor.
Fransa, Lyon’daki Uluslararası Kanser Araştırmaları Kurumu’nda çalışan bilim adamları ağız kanserine yakalanmış l670 deneği, l732 sağlıklı denekle karşılaştırdı. Hastalar Avrupa, Kanada, Avustralya, Küba ve Sudan’da yaşıyordu. Servikal kanserlerde görülen HPV-l6 olarak bilinen virüs, ağız kanserlerinde de tespit edildi.
HPV-16 virüsü taşıyan ağız kanserli hastaların arasında oral seks yaptığını açıklayanların sayısı, tümörlerinde HPV-16 virüsü bulunmayan hastalara oranla 3 misliydi. Virüsün kanserlere nasıl yol açtığı konusunda kadın ve erkekler arasında bir fark saptanmadı.
Söz konusu araştırmanın sonuçları “Journal of the National Cancer Institute” isimli bilim dergisinin aralık sayısında yayınlandı.. Bu sonuçlar HPV ile ağız kanseri arasındaki ilişkiyi kesinleştirdi.
Jenital (cinsel organ) HPV enfeksiyonu çok yaygındır. ABD’deki 25 yaşındaki kadınların yaklaşık üçte birinde bu virüs mevcuttur. Bu enfeksiyonların yalnızca yüzde 10′u kansere yol açan türdendir. Bu virüsü taşıyan kadınların yüzde 95′i bu enfeksiyondan bir yıl içinde kurtulur. Ancak bu bile niçin bu kadar az sayıda insanda kanserin geliştiğini açıklayamıyor.
Bu son bulgular ağız kanseri tedavisini de kolaylaştıracak. Dolayısıyla virüs kaynaklı ağız kanserli hastalara antiviral ilaçlar vermek iyileşme olasılığını artırabilir. Bu arada önlem olarak aşı üzerinde çalışmalar yapılıyor. Aşıların ağız enfeksiyonunun yanı sıra jenital enfeksiyonlara da iyi geleceği umut

Kanser tedavisi

4 tür tedavi kullanılmaktadır:

1.Cerrahi (kanseri alıp çıkartmak)

2.Radyasyon (ışın) tedavisi (yüksek-doz x-ışınları veya diğer yüksek-enerjili ışınlar kullanarak kanser hücrelerinin öldürülmesi): Radyasyon tedavisinde kanser hücrelerini öldürmek ve tümörü küçültmek için x-ışınları veya diğer yüksek-enerjili ışınlar kullanılır

3.Kemoterapi (kanser hücrelerini öldürmek üzere ilaçlar kullanılması): Kemoterapi haplar şeklinde ağız yoluyla ya da iğne aracılığıyla damar veya kaslara verilerek uygulanabilir. Kemoterapi sistemik bir tedavidir, çünkü verilen ilaç kan dolaşımına girerek tüm vücudu dolaşır ve hedef organlardaki kanser hücreleri dışında vücuttaki tüm kanser hücrelerini ya da sağlıklı hücreleri öldürebilir.

4.Alternatif Tıp (Bağışıklık sistemini güçlendirerek, kendi kendini iyileştirmesine fırsat tanımak)

Kalın bağırsak kanseri

Kalın bağırsak kanseri veya kolorektal kanser kalın bağırsak, rektum ve apandiste görülen kanserli büyümeleri kapsar. Batı dünyasında en sık rastlana üçüncü kanser tipi ve olüme yol açan kanserler arasında ikinci sıradadır. Çoğunlukla kalın bağırsakta meydana gelen adenom poliplerden ortaya çıkar.
Kalın bağırsak kanseri her yaşta görülmesine karşın, hastaların % 90'ından fazlası, kırk yaş ve üzerindedir. Bu yaştan itibaren her on yılda risk yaklaşık iki katına çıkar. Ailesinde kalın bağırsak kanseri veya kalın bağırsak polipi bulunanlar ve ülseratif kolit hastalığı olanlarda risk artar.
Polipler ve kanserin erken aşamaları, genellikle belirti vermezler. Bu yüzden kırk yaşından itibaren mutlaka, rektal muayene, sigmoidoskopi ve dışkıda gizli kan testi yapılmalıdır.
Rektal muayene, yani makattan parmakla yapılan muayene ile kalın bağırsak poliplerinin en az % 80'ine tanı konulabilir. Sigmoidoskopi uygulamasında, özel alet ile makattan rektum bölgesine girilir ve ışık kaynağı yardımıyla bölge ayrıntılı olarak incelenir. Dışkıda gizli kan testi, belirti vermeyen ve sinsice kanama yapan poliplerin tanınmasında kullanılır.
Erken dönemde tanı koyulan kanserlerde iyileşme oranı % 80-90 arasındadır. Selim tabiatlı poliplerin, yani et parçalarının zamanla kanserleşmesiyle oluşan kalınbağırsak kanserinin önlenmesi için, poliplerin kanserleşmeden tanınması ve cerrahi yöntemlerle çıkarılması gerekmektedir.

Kalın bağırsak kanserinin sık görülen belirtileri :

*Makattan gelen kanama ve dışkılama alışkanlıklarının değişmesi (kabızlık veya ishal)
*Karın ağrısı
*Karında kitle
*Kilo kaybı

Video izle rüya tabirleri sohbet Nokta Oyun Pagerank Checher Vidyo Seyret Doktorlar Dizisi Merve Sevi Yasemin Ergene BebegŸim Dizisi Macolar Dizisi Kanser Bilgileri Kurtlar Vadisi Terör Foto Duzenle! Kurtlar Vadisi Barbie Oyunları Turkey Web Portal